İstanbul Havalimanı'ndan Deprem Senaryosu: Uçuşlar Aksamayacak

İstanbul Havalimanı'ndan Deprem Senaryosu: Uçuşlar Aksamayacak

İstanbul Havalimanı depreme karşı tetikte! İGA, olası büyük İstanbul depremi sonrası operasyonların aksamaması için kapsamlı planını duyurdu.

İstanbul Havalimanı işletmecisi İGA, beklenen büyük İstanbul depremine yönelik hazırlıklarını titizlikle sürdürüyor. Kurum, olası bir deprem felaketinde havalimanı operasyonlarının kesintisiz devamlılığını sağlamak amacıyla detaylı bir deprem planlaması hazırladığını kamuoyuna açıkladı.

İstanbul Havalimanı İşletmecisi İGA APOC & Terminal Operasyonları Direktörü Fatih Mere, deprem planlaması çalışmalarına ilişkin önemli bilgiler paylaştı. Mere, "Hedefimiz, İstanbul depremi yaşanması durumunda İstanbul Havalimanı'nın en hızlı şekilde yeniden operasyonel hale gelerek, uluslararası arama kurtarma ve yardım çalışmalarının merkezi üssü olarak hizmet vermesini sağlamak" dedi.

İstanbul Havalimanı

Planlamanın kapsamına değinen Mere, olası bir depremde hangi birimlere nereden personel takviyesi yapılacağına, havalimanı personelinin, yakınlarının ve yolcuların durumlarının nasıl yönetileceğine dair detaylı protokoller oluşturduklarını belirtti. İlk 72 saat ve sonrasında ihtiyaç duyulacak yardımların lojistik planlamasının da titizlikle yapıldığını vurgulayan Mere,  kule yüksekliğinin kritik öneme sahip olduğunu ve bu nedenle Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) tarafından mobil bir kulenin havalimanına getirildiğini ifade etti.

Pasaport veya seyahat belgesi olmayan yolcuların durumuna da çözüm ürettiklerini belirten Mere, arama kurtarma ekipleri, ekipmanları ve uluslararası yardımların koordinasyonu için kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini dile getirdi. Personel ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurduklarını aktaran Mere, "Havalimanı personelimiz için, devlete yük olmadan kendi imkanlarımızla kuracağımız çadırlarımız hazır durumda" dedi.

'ÖNCELİĞİMİZ İSTANBUL HALKINA KESİNTİSİZ HİZMET'

İstanbul Havalimanı

Deprem sonrasında hava ulaşımının hayati önem taşıdığına dikkat çeken Mere,  "Hava ulaşımı, dünyanın en hızlı ve etkin ulaşım metodu. Amacımız,  Ankara, İzmir, Antalya gibi şehirlerimizden emniyet güçleri ve havalimanı yer hizmetleri personelini hızla İstanbul Havalimanı'na getirerek operasyonların kesintisiz devamını sağlamak.

Bu denli kapsamlı bir deprem planı,  başka hiçbir havalimanında bulunmuyor. Önceliğimiz, olası bir deprem sonrası Türkiye ve İstanbul halkına en sağlıklı şekilde hizmet sunabilmek" şeklinde konuştu.

ÜÇ PİSTLE EŞ ZAMANLI İNİŞ-KALKIŞ HAZIRLIĞI

İstanbul Havalimanı

İstanbul Havalimanı'nda 17 Nisan itibarıyla üç pistin aynı anda iniş-kalkış uygulamasına geçilmesi için çalışmaların sürdüğünü hatırlatan Mere, bu sayede havalimanı kapasitesinin önemli ölçüde artacağını vurguladı.

Mere, "Havalimanı açıldığından bu yana saatlik 110 uçuş trafiğine hizmet verdik. Üçlü yaklaşma sistemiyle bu kapasiteyi daha da yukarıya taşımayı hedefliyoruz. DHMİ tarafından yürütülen sistemsel ve yazılımsal çalışmalar Nisan ayında tamamlandığında, havalimanı kapasitemizdeki artış bize büyük avantaj sağlayacak" dedi.

APOC: İSTANBUL HAVALİMANI'NIN KALBİ

İstanbul Havalimanı

Havalimanı Operasyon Merkezi (APOC) hakkında da bilgi veren Mere,  merkezin 7 farklı operasyonel adadan oluştuğunu ve havalimanı operasyonlarının yönetiminde kritik bir rol üstlendiğini ifade etti. Mere, "APOC'un temel amacı, tüm veriyi ve bilgiyi tek bir noktada toplayarak koordinasyonu sağlamak.

Herhangi bir olumsuz durumda,  gerekli müdahaleler ve kriz yönetimi buradan gerçekleştiriliyor. Merkezimizde bir kriz yönetim merkezi de bulunuyor. Havalimanımızın ilk operasyonel alanı APOC oldu ve büyük taşınma sürecini buradan yönettik. Pandemi döneminde de yurt dışından gelen vatandaşlarımızın tahliyesi ve yurtlara yerleştirilmesi süreçlerini Valilik ve Sağlık Bakanlığı ile koordineli bir şekilde bu merkezden yürüttük.

FEDEX uçak kazasında da tüm müdahale ve koordinasyon APOC kriz merkezinden yapıldı. 2024 yılı için günlük ortalama 1400 uçuşun planlamasını APOC üzerinden yapıyoruz. Uçak park yerleri, yolcu kapıları, 110’a yakın havayolu şirketinin check-in kontuarları gibi tüm operasyonel detaylar bu merkezde planlanıyor. APOC,  tabiri caizse havalimanımızın beyni konumunda. Havalimanındaki en ufak arızadan, en karmaşık havacılık sorunlarına kadar her türlü bilgiye buradan erişilebiliyor ve müdahale buradan yönlendiriliyor" diye konuştu.

GÜNDE ORTALAMA 200 BİN BAGAJ

İstanbul Havalimanı

İstanbul Havalimanı'nın bagaj sisteminin de dünya standartlarında olduğunu vurgulayan Mere, sözlerini şöyle tamamladı: "42 kilometrelik bagaj taşıma bandımız ile saatte 20 binin üzerinde bagajı işleyebiliyoruz. Yaz sezonunda günlük ortalama 200 binin üzerinde bagaj trafiğimiz oluyor.  Havalimanımızda bugüne kadar en yoğun günde 1690 uçuş ve 270 binin üzerinde yolcuya hizmet verdik.

Bu rakamlar devasa büyüklükte. Günlük 200 binin üzerinde yolcunun sorunsuz seyahat etmesi,  yeme-içme ihtiyaçlarının karşılanması, havalimanı temizliği ve diğer tüm gereksinimlerin yönetilmesi büyük bir operasyonel başarı gerektiriyor. Türkiye'deki birçok ilden daha büyük bir yolcu trafiğini yönetiyoruz. Bu nedenle bagajların doğru yönlendirilmesi ve yolcu akışının kusursuz planlanması hayati önem taşıyor. Aksi takdirde havalimanında büyük bir karmaşa yaşanması kaçınılmaz olur."

Kaynak: KRT